Frangipani Flower
Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...

26 Şubat 2013 Salı

Tavsiye Olunur: Pucca, Küçük Aptalın Büyük Dünyası



Ünlü bir blog yazarı olan Pucca'nın ilk kitabı.. Allah Beni Böyle Yaratmış adlı son kitabını okuduktan sonra bu kitabını da okumaya karar vermiştim..

Allah Beni Böyle Yaratmış isimli kitabına göre daha akıcı ve içten. Benim hoşuma giden yanı kendini iyi göstermeye çalışmaması, övmemesi kısacası olduğu gibi göstermesi. Yeri geldiğinde kendine kıskancım da diyor yaptığı kötü şeyleri bile hiç değiştirme kaygısı gütmeden olduğu gibi yazmış..

Ne düşündüyse ne hissettiyse öylece yazmış hatta çoğu yerinde kötüler gibi kızıyor kendine .. Hatalarıyla, güzel yanlarıyla kendini olduğu gibi kabul edebilen bir insan.


Bir kadının bakış açısından yazılan okuyan birçok insanın kendinden bir şeyler bulabileceği eğlenceli bir kitap diyorum ve gene notlarımı tekrarlıyorum..


Not: Küfürlü konuşmaları sevmeyenler için kötü haber: kahramanımız Pucca'nın dilinin ayarı yok! :) (Pucca'nın küfür haznesi beni şoktan şoka soktu.. Başlangıçta ben de pek küfür sevmeyen biri olarak epey yadırgadım ama okudukça bunu açık sözlülüğüne bağladım ya da bağlamak istedim..)

Kitap için çok eleştiri gelmiş evet kahramanımız evlenmekle kafayı bozmuş, evet çok küfürbaz ve birçok erkek arkadaşı olmuş; ama bu sadece eğlenmelik bir kitap, çok da ciddiye almamak gerek diye düşünüyorum.. 


Dip Not: Bu da erkekler için: Kitapta kadınların erkeklere olan bakış açısı, olayları algılama ve değerlendirme mevzuları -e kitabın yazarı da bir kadın olduğu için- tamamen bir kadın gözüyle yazılmış, haberiniz ola.. 




Devamını Oku

17 Şubat 2013 Pazar

Tavsiye Olunur: Ilgın Olut, Neva




Bir arkadaşımın yoğun ısrarları üzerine okumaya karar vermiştim. Başlarında ilerlemek biraz zor oldu ama sonrasında gayet akıcı bir şekilde ilerledi. Bir doktorun başından geçen olaylar ve yaşadığı büyük aşkı anlatan güzel bir roman.. 

Yazarın ilk kitabı, üslubu sade ve samimi; herhangi bir yazarlık kaygısı veya edebi kaygı duymadığını özellikle sık sık belirtiyor yazarımız Ilgın Olut.

Çoğu insan için içinden birçok önemli ders çıkarılabilecek, okunmaya değer güzel bir kitap olarak nitelendirebiliriz sanırım.


Fikir vermesi açısından kitaptan sevdiğim bir bölüm


"Sonsuz sonu olandan daha güçlüdür; öyleyse ben hayattan ve zamandan daha güçlüyüm.

Öyleyse; 
Davam var; çılgınca akıp giden zamana, sevdiklerimizi bizden alıp götürmesine..

Davam var; isteyip de elde edemediklerimize, sevip de kavuşamadıklarımıza..

Davam var; merhametsizlere, sevgisizlere.. Bomboş hedeflere, yalancı coşkulara, sonlu hislere çakılıp kalan akılsızlara..

Davam var; sevgiyle, öfkeyle sevinçle, hüzünle, hasretle, şefkatle bakabilen, içinde sonsuzdan pırıltılar akseden gözlerimi kör solucanların, çıyanların yiyecek olmasına..

Ne istersem vereceksin bana, sadece insan olduğum için.. Çünkü sen fanisin, benim içimde ise sonsuzluk var.."




Tavsiye olunur..





Devamını Oku

9 Şubat 2013 Cumartesi

4 Şubat 2013 Pazartesi

Anlamak..



Belki de insan sevilmekten çok anlaşılmayı istiyordu! 
 George Orwell 



Sevmek ve anlamak farklı şeylerdir.. Herkes sevebilir ama herkes anlayamaz bir başkasını, kendini onun yerine koymak onun gibi düşünmeye çalışmak zordur çünkü. Yapılan her hataya karşın şu cümle dökülür dudaklardan:

- Ama ben seni seviyorum! 

Sevgi her hatayı yapmak için bir kılıf mıydı yoksa bir bahane mi. Belki de senin için ölürüm yerine seni anlıyorum sözünü duymaya daha çok ihtiyacı vardı insanın.. 





Devamını Oku

3 Şubat 2013 Pazar

Efsane - Brave Heart





O muhteşem final sahnesini beynime kazınmış adeta;


William Wallace isyan çıkarmak ve krala karşı gelmek suçundan yargılanır ve mahkemede bunu reddederek zaten krala hiçbir zaman bağlılık yemini etmediğini söyler. Bunun üzerine mahkeme onun acıyla arındırılmasına karar verir, ki bu işkenceyle öldürülmek anlamına gelmektedir!

İşkence masasında yatırılmış, türlü aletlerle işkence edilirken son sözün nedir derler ve tüm gücüyle haykırır: " Özgürlük! "

Kafası kesilmeden önce, öldürülen gerçek aşkı Murron'ın kalabalıklar arasından geçtiğini ve ona bakarak gülümsediğini görür.. (bu sahneyi ağlamadan izleyemem hiç!)


10-11 yaşlarındaydım galiba ilk izlediğimde, bayılmıştım..

Sanırım hayatım boyuca en sevdiğim film olarak kalacak!

Bu sahneyi izlemek için tık tık



BraveHeart'ın harika müzikleri için üzerlerine tık tık





Devamını Oku

Pages

26 Şubat 2013 Salı



Ünlü bir blog yazarı olan Pucca'nın ilk kitabı.. Allah Beni Böyle Yaratmış adlı son kitabını okuduktan sonra bu kitabını da okumaya karar vermiştim..

Allah Beni Böyle Yaratmış isimli kitabına göre daha akıcı ve içten. Benim hoşuma giden yanı kendini iyi göstermeye çalışmaması, övmemesi kısacası olduğu gibi göstermesi. Yeri geldiğinde kendine kıskancım da diyor yaptığı kötü şeyleri bile hiç değiştirme kaygısı gütmeden olduğu gibi yazmış..

Ne düşündüyse ne hissettiyse öylece yazmış hatta çoğu yerinde kötüler gibi kızıyor kendine .. Hatalarıyla, güzel yanlarıyla kendini olduğu gibi kabul edebilen bir insan.


Bir kadının bakış açısından yazılan okuyan birçok insanın kendinden bir şeyler bulabileceği eğlenceli bir kitap diyorum ve gene notlarımı tekrarlıyorum..


Not: Küfürlü konuşmaları sevmeyenler için kötü haber: kahramanımız Pucca'nın dilinin ayarı yok! :) (Pucca'nın küfür haznesi beni şoktan şoka soktu.. Başlangıçta ben de pek küfür sevmeyen biri olarak epey yadırgadım ama okudukça bunu açık sözlülüğüne bağladım ya da bağlamak istedim..)

Kitap için çok eleştiri gelmiş evet kahramanımız evlenmekle kafayı bozmuş, evet çok küfürbaz ve birçok erkek arkadaşı olmuş; ama bu sadece eğlenmelik bir kitap, çok da ciddiye almamak gerek diye düşünüyorum.. 


Dip Not: Bu da erkekler için: Kitapta kadınların erkeklere olan bakış açısı, olayları algılama ve değerlendirme mevzuları -e kitabın yazarı da bir kadın olduğu için- tamamen bir kadın gözüyle yazılmış, haberiniz ola.. 




17 Şubat 2013 Pazar




Bir arkadaşımın yoğun ısrarları üzerine okumaya karar vermiştim. Başlarında ilerlemek biraz zor oldu ama sonrasında gayet akıcı bir şekilde ilerledi. Bir doktorun başından geçen olaylar ve yaşadığı büyük aşkı anlatan güzel bir roman.. 

Yazarın ilk kitabı, üslubu sade ve samimi; herhangi bir yazarlık kaygısı veya edebi kaygı duymadığını özellikle sık sık belirtiyor yazarımız Ilgın Olut.

Çoğu insan için içinden birçok önemli ders çıkarılabilecek, okunmaya değer güzel bir kitap olarak nitelendirebiliriz sanırım.


Fikir vermesi açısından kitaptan sevdiğim bir bölüm


"Sonsuz sonu olandan daha güçlüdür; öyleyse ben hayattan ve zamandan daha güçlüyüm.

Öyleyse; 
Davam var; çılgınca akıp giden zamana, sevdiklerimizi bizden alıp götürmesine..

Davam var; isteyip de elde edemediklerimize, sevip de kavuşamadıklarımıza..

Davam var; merhametsizlere, sevgisizlere.. Bomboş hedeflere, yalancı coşkulara, sonlu hislere çakılıp kalan akılsızlara..

Davam var; sevgiyle, öfkeyle sevinçle, hüzünle, hasretle, şefkatle bakabilen, içinde sonsuzdan pırıltılar akseden gözlerimi kör solucanların, çıyanların yiyecek olmasına..

Ne istersem vereceksin bana, sadece insan olduğum için.. Çünkü sen fanisin, benim içimde ise sonsuzluk var.."




Tavsiye olunur..





9 Şubat 2013 Cumartesi






=)






4 Şubat 2013 Pazartesi



Belki de insan sevilmekten çok anlaşılmayı istiyordu! 
 George Orwell 



Sevmek ve anlamak farklı şeylerdir.. Herkes sevebilir ama herkes anlayamaz bir başkasını, kendini onun yerine koymak onun gibi düşünmeye çalışmak zordur çünkü. Yapılan her hataya karşın şu cümle dökülür dudaklardan:

- Ama ben seni seviyorum! 

Sevgi her hatayı yapmak için bir kılıf mıydı yoksa bir bahane mi. Belki de senin için ölürüm yerine seni anlıyorum sözünü duymaya daha çok ihtiyacı vardı insanın.. 





3 Şubat 2013 Pazar





O muhteşem final sahnesini beynime kazınmış adeta;


William Wallace isyan çıkarmak ve krala karşı gelmek suçundan yargılanır ve mahkemede bunu reddederek zaten krala hiçbir zaman bağlılık yemini etmediğini söyler. Bunun üzerine mahkeme onun acıyla arındırılmasına karar verir, ki bu işkenceyle öldürülmek anlamına gelmektedir!

İşkence masasında yatırılmış, türlü aletlerle işkence edilirken son sözün nedir derler ve tüm gücüyle haykırır: " Özgürlük! "

Kafası kesilmeden önce, öldürülen gerçek aşkı Murron'ın kalabalıklar arasından geçtiğini ve ona bakarak gülümsediğini görür.. (bu sahneyi ağlamadan izleyemem hiç!)


10-11 yaşlarındaydım galiba ilk izlediğimde, bayılmıştım..

Sanırım hayatım boyuca en sevdiğim film olarak kalacak!

Bu sahneyi izlemek için tık tık



BraveHeart'ın harika müzikleri için üzerlerine tık tık





Bi bana baksana!!

Bu sitede yer alan tüm yazı ve içerik gerberaa.blogspot.com adresine aittir. İzin alınmadan veya şu siteden alınmıştır şeklinde isim belirtmeden alıntı yapılması, 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu’nun Haklara Tecavüzün Önlenmesi başlıklı 81.maddesine göre suçtur. Sonra ‘vay efendim bilmiyordum, düşünemedim’ deme! Bağlantı koy şurdan alıntıdır diye ciğerimi ye, beni de psikopata bağlatma ama dmi? J

© 2011 gerberaa, AllRightsReserved.

Designed by ScreenWritersArena