Frangipani Flower
Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...

27 Ekim 2015 Salı

Kibirini kirpiklerinin ardına sakla

İnsan kibirli olmak için fazlasıyla aciz bir varlık değil mi? Ne fazla duruyor nasıl da ağırlık yapıyor o gurur sana. Soyun yargılarından, egondan, gururundan, üzüntülerinden, kederinden. Soyun.. İzin ver dokunsun arsız rüzgar tenine dağılsın saçların üşütsün yüreğini. Rüzgarla boğuşmadan yağmurla sevişmeden nasıl bilebilirsin dövüşmeyi.

Seni hislerinden öpebilmeyi isterdim. Düşüncelere gark olmuş beyninin izi kalan kesik bakışlarından, birbirinden ayrılmaya dahi korkan iki dudağından çıkan korkak cümlelerinin kokusundan, karanlıkta değerli taşlar gibi parlayan kederinin aynası gözyaşından.

Hayır yapma, kederinden utanma. Aslında bir dönüp baksan toprağı eşeler gibi zihnini acıtan halı altına süpürdüğün üzüntülerine, hayal kırıklıklarına, utançlarına, yüzünden okunur sanıp da gözlerime dahi bakmaya korktuğun o çekingen hallerine, kuş tüyü hassaslığında ürkekliğine. Nasıl da harikulade olduğunu fark etsen; belki anlarsın hüznün ve sevincin arasındaki muazzam benzerliği. Nasıl da fazla duruyor, nasıl da ağırlık yapıyor o çekinceler sana.

Uzun bir yolculuktan gelmiştim, yorgundum ve susuz. Cebimde biriktirdiğim tüm  umutlarımı kullanmıştım yalancı seraplar uğruna. Üstüm başım yırtık, eski bir bez parçasını andıran bir mendil elimde terleyen gözbebeklerimi silmek için, her düştüğümde varlığını hatırlatmaktan zevk alan kabuklu yaralarla dolu dizlerim ve toprak kokulu ellerim vardı.

Dedim ya uzun yoldan geldim. Gözlerini andıran çimen yeşili vadilerde, körpe kuşların yıkandığı derelerden geçtim. Issız yollardan, kaktüslerin dahi beğenip de uğramadığı sarı günlerin doğduğu çöllerden geçtim. Gülüşün kadar mavi  denizlerin okyanuslara karıştığı derin sularda suskun balıklara dokundum.

Hayır, yalnız değildim sadece ıssızdım. Bir ürperti gibi sinsi bir karartı girdiğinde yüreğime güneşe döndüm yüzümü gözlerim parlayarak. Üşüdüğümde kömür karası geceyi örttüm üzerime.

Kelimelerini yitirmek nasıldır bilir misin? Bir dilsizin duygularını gözleriyle anlatması gibi, bir kelebek misali kısacık bu yaşamda kanatlarının yüreğini taşıyamadığını anladığında bıyık altından gülen hayatın karşısında yaşadığın hezimet gibi, acı bir gülümseme gibi.

Ne fazla duruyor, nasıl da ağırlık yapıyor o suskunluk sana.
Devamını Oku

10 Şubat 2015 Salı

Bir dram: Kış ortasında taşınmak!

Ben daha şubatta baharı beklerken gene kış geldi bi de üzerine kar yağdı. Güvendiğim dağlara olmasa da hayallerime fena halde kar yağdı. Evet biliyorum gene uzun zaman oldu, baktım en son ağustosta yazmışım. Ayda yılda bir aklına düşmek var ya benimki de öyle oldu ama yıl olmamış bak :) 


Neyse efenim o kadar zaman oldu ama ben de bir çok şey yaptım gene mesela. Taşındım mesela.. Aman Allah kahretmesin o taşınma denen illleti bulanı da.. Ne illet bişeymiş arkadaş. Nakliyesi ayrı dert eşyaları kolilemek paketlemek ayrı dert, evin temizliğiydi bakımıydı ayrı dert. 

Hele bir de kışın ortasında taşınma derdi var ki Allah kimselere göstermesin, Neyse ki içimdeki zeyna sayesinde tek başıma bütün işleri hallettim, bir güzel yerleştim, düzenimi oturttum. Ara ara yiteeerr, isyeeaan diye bağırıp yırtındığım zamanlar olmadı mı oldu :) ama başardıımmm ye-huuu :)

Dur sen anlamadın şimdi ben sana taşınma maceramdan küçük bir kesit sunayım da gör neler çektiğimi;




Emlakçılar kabusu 


Siz de büyük bir şehirde yaşıyorsanız çok iyi bilirsiniz ki ev bulma olayı sahibinden olması imkansızdır. Bir de emlakçıların sizi Ali Ağaoğlu'nın en sevdiği akrabası muamelesi yaparak dublex evleri göstermesi.. Yok canım yok bitanem Sabancı'yı da tanımıyorum, hayır hayır Koç'la da akraba değilim. Lütfen bana kafamın sığabileceği büyüklükteki evleri göster!




Kış ortası taşınmak mı? Düşman başına, yok lan düşman başına bile vermesin valla Allah!


Dışarda sibiryadan gelen pek sevmediğimiz misafir kış varken yağmurda çamurda usanmadan ev aramak, hadi gene buldun bi de üzerine taşınmak. Bak anlatırken bile tüylerim diken diken oluyor. Allahım o nasıl bir çin işkencesidir. Kış ortasında ev bulma ihtimali de Game of Thrones'da Starkların krallığı elde etmesiyle aynı şans levelindedir.




Nakliye şirketi mi, Melek maskeli şeytanlar !


Bir nakliye firması sizin maaşınızın iki katını istediğinde sen de oha falan olduysan, hoşgeldin canım, hoşgeldin  bitaneemm, hoşgeldin datluummm. Sen de bendensin artık, tamam sakin ol otur şöyle bir su iç falan kendine gelirsin şimdi. Evet evet geçireceğiniz ilk şok ve ilk tepkiler böyle. 



Baknz olası tepkiler


Cınım ben ev almiciim sadece taşınıciim..
Kamera nerede ??
Ooo Şaka mı alırım bir dal
Yhaa onu sormuyorum bana ne kadar olur, sen onu söyle şapşik!
İnş canım yhaa
Oldu o zaman biz kalkalım
Ne taşınması yha ben işe 600 km uzak, ısınmayan, yüksek kiralı, ve kombisi bozuk evimle mutluyum, ben onu kusurlarıyla kabul ediyorum ki zaten. Gerçek aşk bu işte!


Ama yok mecburum illa da taşınacam napiim diyorsan sen yıllar öncesinden başla biriktirmeye zira ancak denk olacak para. 




Ev temizliği 


Ya niye hem çıktığımız evi temizliyoruz hem yeni taşınacağımız evi, bu bir çelişki değil mi? paradox? Paranoya? yok pardon o başka bişeydi. Haksızlık da mı değil, bu da mı gol değil?  tarzındaki açıklamalarım ve sitemlerim de eski ev sahibimden geçer not alamayınca paşa paşa temizleyip çıktım eski evimi. Ha bu ara da Çin işkencesi nasıl bişey merak ediyorsanız boydan boya camları olan bir eve taşının da görün ebenizin örekesini!




Depozitonun mu alacaksın? İnşş canım yhaa!


Tabi alırsın kuzum, alırsın bebeğim, alısın annem, alırsın. Aldı. (ama depozitoyu değil!)




Hani taşınırken yardıma gelecektiniz lann!


Taşınacağın gün tüm arkadaşlarının işi mi çıktı? Allah hepsini sevgilisinden ayırsın, kıskanç iş arkadaşlarıyla imtihan etsin, anası babası tüm akrabaları facebookta "nerdesin sen, anasının kuzuşu, teyzesinin güzeli" gibi yorumlarla darlasın inşallaaahhh! Başka sözüm yok sayın yargıç! Söyleceklerim bu kadar.


Suskunluğum asaletimden falan da değil üşendiğimdendir bu da böyle bilinsin. Daha tek tek isim verip yazardım da üşendim şimdi. (sizinle sonra görüşiciiz) Tanrı vefalı arkadaşları korusun diyorum başka da bişey demiyorum.




Umarın taşınma olayını yeniden düşünmenize vesile olmuşumdur diyorum, akıllı olun bak, yeminlen ruh hastası olursunuz, yapmayın etmeyin diyorum ve yanaklarınızdan mıncırıyorum..




Devamını Oku

1 Ağustos 2014 Cuma

Güldürme N'olur..

Prensip olarak izlediğim filmi tekrar izlemem, sonunu bilince heyecanlı olmuyor; zira ben bu filmi izlemiştim şeklinde bir his uyandırıyor insanda..



Eski sevgili mi yok canım işe yarasaydı eski olmazdı zaten.. Ayrıca bunun eskisi mi olur? O ne eskidir artık ne de sevgili; alelade bir insandır artık. Hatta birçok kişiye göre de insan müsveddesi. Aradan zaman geçmesine rağmen hala unutamadım vs şeklinde sana sarıyorsa bil ki senin gibi enayisini bulamadım demek istiyordur o arkadaş! Bu tür oyunlara gelmeyelim..







Aman efendim özgürlük mü varmış bakiim orda? Yerim ben onu yerimm yerimmm..



Dün sporu fazla kaçırmış olmanın verdiği bacak ağrılarımı gururla karşılıyor, sevinçle öpüyorum.. Beni köpek gibi dilim dışarıda koşturarak rambo edasıyla spor yaptıran spor hocama da buradan çok hürmetler.. :) Ben de ondan Türk kahvesi yanında yediğim çikolataları söylemeyerek intikam alıyorum!



Konuşmak istemediğiniz gıcık arkadaşlarla konuşmamak için alternatif bir yöntem daha ortaya çıktı bu sıcaklar sayesinde. Bknz: 'Canım şu an buharlaşıyorum daha sonra konuşsak.'



Tatil planlarımda hep şemsiye altında sahilde yatmak varken yatan tatil planlarım oluyor hep.. Ama bu sefer kesin gidiyorum. (Gidemedi!)


Geçen arkadaşlarım Coca Cola Light ve Fanta içerek Coca Cola'yı ve İsrail'i protesto etti; mutluyuz, huzurluyuz. Ben de çikolata yiyerek spor hocamın sert antremanlarını protesto ediyorum mesela.. Asilik ruhumuzda var!



Geçen ilk defa bizimkiler bana ee ne zaman evleniyorsun dedi, şoklardayım.. Lan! Hani beni vermeyecektiniz kimseye, turşumu kuracaktınız şeklindeki sert tepkimin ardından başlarına gelecekleri anladı sonunda gariplerim... Dehşet içindeki bakışlarını gördükten sonra evlenecek adam mı var triplerine girmedim bile daha.. Bu onlara bir süre yeter.





Geçen arkadaşımı üstü başı parçalanmış kıyafetlerle görünce dayanamadım 'köpekler mi parçaladı canım iyi misin yaa, hastaneye gidelim mi' dedim pişman değilim..













Gülümsemediğin bir gün boşa geçmiştir demiş bir şair o zaman napıyoruuz.. Gülümsüyoruzz ;)







Devamını Oku

16 Temmuz 2014 Çarşamba

Montaj, kurulum varsa haber edin! =)

Evimi düzdüm sonunda benden sevindiriği yok :) Koltuklarımı aldım, halımı aldım, çiçeklerimden kitaplık aksesuarlarıma kadar hepsini hallettim, bir şeker oldu ki tadından yenmiyor.. Aa bu arada kitaplık demişken hemen kitaplığımı kendim nasıl kurduğumu anlatayım da övüneyim biraz :) Hatta bununla da kalmayıp hemmeen aşama aşama sizinle paylaşayım..


 Tanıştırayım: Şarjlı matkabım ve kitaplık kurulum rehberim.




Malzemelerimi tanıtmama gerek yok sanırım.




Ve çalışmalar başlasın :)









Son rötuşlar;





 Veee sonuç :)






Çok tatlı olmamış mıı? :)





Devamını Oku

Sen baska asktaydın ben baska

Neden dedin ya, söyleyemedim artık gücüm yok diye. Ne mesafelere tahammülüm var ne başkasını sevmeye. Üzgünüm, senin kadar güçlü olamadım. Biliyorum sen ikimizin yerine de güçlü olabilirdin ama benim başkasının gücüyle dahi ayağa kalkacak kuvvetim yoktu. Zira yorgunum artık, kelimeleri yan yana getirip cümle bile kuramayacak kadar hem de. Diyor ya şair; 'Ben de sana yetecek kadar ben kalmadı.' Bana bile yetmiyor kimi zaman..


Ve tabiki farklıydık sen başka aşktaydın ben başka. Benim sevilmek istediğim sevgi değildi bu ya da sevebileceğim bir şey değildi.. Benim sevmelerim sana yetmedi seninkiler de bana. 


Hiç üzülmedim diyemem  evet biliyorum, taş kalpli gibi duruyorum ama o kadar da değilim. Üzüldüm, çok hem de, tahmin ettiğinden daha çok; ama hafifledim de. Kafam daha rahat, tek başına olmak hayatta, tüm her şeye karşı tek başına mücadele etmek kolay değil ama daha basit. Daha az düşünüyorum; zira artık sadece kendimden mesulüm.

En iyisi de bu değil mi? Bir süre daha evet en iyisi.


Bir arkadaşım bana sorunlarını başarınla yenmişsin, mücadelecisin demişti. Evet ancak daha başarılacak çok şey, aşılacak çok engel, mücadele edilecek çok sorun var. Ama önce kendimle aramdaki sorunları halletmeliyim, kendimle mücadele etmeliyim.

Edeceğim de..



Daha güzel yazılarda buluşmak dileğiyle sevgili okuyucu.. yanaklarından mıncırmayı da ihmal etmiyorum tabisi ;)




Devamını Oku

12 Temmuz 2014 Cumartesi

Nasıl bilirdiniz diye sorarlarsa dengesiz deyin!

Bir gün mutsuz, diğer gün de pek bir mutlu olan gerberadan selamlar efenim;

Önceki gün gece 3te kalkmış olmanın verdiği mutsuzluğumu 3 günlük tatille yenerek ve bir de üzerine yeni ev alışverişimi bonus olarak ekleyerek mutluluk seviyemi tavan yapmış bulunuyorum.. :)

Burcum terazi yükselenim terazi tabi doğal olarak gerberea dengesizin önde gideni, sonra gerbera neden dengesiz. cık cık cık!

Evim çiçek gibi :) Son birkaç aydır İkea'ya abone olmamın, hatta deyimi yerindeyse demirbaş olmamın meyvelerini toplamak üzereyim.. Koltuklarım tamam, kocaman vazolu güzel çiçeklerim tamam, kitaplığım, banyo aksesuarlarım tamam.. Sonuç: Mutluluk :)


Bu da tatlı mı tatlı çiçeklerimden bir kare.







Hepinize öpücükler efem :)





Devamını Oku

10 Temmuz 2014 Perşembe

Mutsuzluk senfonisi

Sonra sonra bazı şeyler geliyor aklıma, diyorum ki demek ki yer etmiş kafamda.. Bir ses çınlıyor kafamda yeni birinden ayrılmış olmam seni düşündürmesin! Niye düşündürsün ki bir ay kimine göre bir ömür kimine söylesen gülünür.. ya da bir hafta mıydı sahi?


 Kinci miyim? hayır, sadece bazı şeyler unutulmaz..


Diyor ya şarkıda bazen sevdim bazen sevildim, uzadı burnum sivrildi dilim..  Benimki sivrilmekten ziyade çatal dil oldu, yılan dili gibi.. Önüme gelenle kavga edecek kıvama geldim.


Bir boş zaman aktivitesi olarak mutsuzum.. Prensip olarak kendimle kaldığım zamanları kendime dert bulmak ve üzülmekle geçiririm. Belki biz de birlikte mutsuz oluruz demiştim ama onu da beceremedim. Birlikte bırak mutlu olmayı mutsuz olmak bile zor!


Kim beddua ettiyse tebrik ederim efenim. Evet, evet mutlu ol bütün bedduaların tuttu.. Evime ateşler salınmadı, yuvam bozulmadı ama mutsuzlukta master yapıyorum..


 Ayy bi de çok soru soran bir arkadaşım var onu neden yaptın bunu neden söyledin?! lan ben kendi davranışlarıma anlam veremiyorum, sorularıma kendim cevap veremiyorum.. Biraz huzur lütfen ama.. Beni kendi halime bırakın.. Ne demişler bırakın berduşu onun derdi ona yeter.


Efenim İsviçreli bilim insanları gene boş durmamış beyin frekanslarıyla ilgili bir araştırma yapmışlar ve buna göre; bir insan çok  aklına geliyorsa bunun nedeni o kişinin sürekli seni düşünmesiymiş..  Dur bi kenan doğulu-pamuk kalbim yapiim hemen..



Neyse gece 3te kalkacak bir insan için çok bile saçmaladım, haydin muckk.. ;)









Devamını Oku

Pages

27 Ekim 2015 Salı

İnsan kibirli olmak için fazlasıyla aciz bir varlık değil mi? Ne fazla duruyor nasıl da ağırlık yapıyor o gurur sana. Soyun yargılarından, egondan, gururundan, üzüntülerinden, kederinden. Soyun.. İzin ver dokunsun arsız rüzgar tenine dağılsın saçların üşütsün yüreğini. Rüzgarla boğuşmadan yağmurla sevişmeden nasıl bilebilirsin dövüşmeyi.

Seni hislerinden öpebilmeyi isterdim. Düşüncelere gark olmuş beyninin izi kalan kesik bakışlarından, birbirinden ayrılmaya dahi korkan iki dudağından çıkan korkak cümlelerinin kokusundan, karanlıkta değerli taşlar gibi parlayan kederinin aynası gözyaşından.

Hayır yapma, kederinden utanma. Aslında bir dönüp baksan toprağı eşeler gibi zihnini acıtan halı altına süpürdüğün üzüntülerine, hayal kırıklıklarına, utançlarına, yüzünden okunur sanıp da gözlerime dahi bakmaya korktuğun o çekingen hallerine, kuş tüyü hassaslığında ürkekliğine. Nasıl da harikulade olduğunu fark etsen; belki anlarsın hüznün ve sevincin arasındaki muazzam benzerliği. Nasıl da fazla duruyor, nasıl da ağırlık yapıyor o çekinceler sana.

Uzun bir yolculuktan gelmiştim, yorgundum ve susuz. Cebimde biriktirdiğim tüm  umutlarımı kullanmıştım yalancı seraplar uğruna. Üstüm başım yırtık, eski bir bez parçasını andıran bir mendil elimde terleyen gözbebeklerimi silmek için, her düştüğümde varlığını hatırlatmaktan zevk alan kabuklu yaralarla dolu dizlerim ve toprak kokulu ellerim vardı.

Dedim ya uzun yoldan geldim. Gözlerini andıran çimen yeşili vadilerde, körpe kuşların yıkandığı derelerden geçtim. Issız yollardan, kaktüslerin dahi beğenip de uğramadığı sarı günlerin doğduğu çöllerden geçtim. Gülüşün kadar mavi  denizlerin okyanuslara karıştığı derin sularda suskun balıklara dokundum.

Hayır, yalnız değildim sadece ıssızdım. Bir ürperti gibi sinsi bir karartı girdiğinde yüreğime güneşe döndüm yüzümü gözlerim parlayarak. Üşüdüğümde kömür karası geceyi örttüm üzerime.

Kelimelerini yitirmek nasıldır bilir misin? Bir dilsizin duygularını gözleriyle anlatması gibi, bir kelebek misali kısacık bu yaşamda kanatlarının yüreğini taşıyamadığını anladığında bıyık altından gülen hayatın karşısında yaşadığın hezimet gibi, acı bir gülümseme gibi.

Ne fazla duruyor, nasıl da ağırlık yapıyor o suskunluk sana.

10 Şubat 2015 Salı

Ben daha şubatta baharı beklerken gene kış geldi bi de üzerine kar yağdı. Güvendiğim dağlara olmasa da hayallerime fena halde kar yağdı. Evet biliyorum gene uzun zaman oldu, baktım en son ağustosta yazmışım. Ayda yılda bir aklına düşmek var ya benimki de öyle oldu ama yıl olmamış bak :) 


Neyse efenim o kadar zaman oldu ama ben de bir çok şey yaptım gene mesela. Taşındım mesela.. Aman Allah kahretmesin o taşınma denen illleti bulanı da.. Ne illet bişeymiş arkadaş. Nakliyesi ayrı dert eşyaları kolilemek paketlemek ayrı dert, evin temizliğiydi bakımıydı ayrı dert. 

Hele bir de kışın ortasında taşınma derdi var ki Allah kimselere göstermesin, Neyse ki içimdeki zeyna sayesinde tek başıma bütün işleri hallettim, bir güzel yerleştim, düzenimi oturttum. Ara ara yiteeerr, isyeeaan diye bağırıp yırtındığım zamanlar olmadı mı oldu :) ama başardıımmm ye-huuu :)

Dur sen anlamadın şimdi ben sana taşınma maceramdan küçük bir kesit sunayım da gör neler çektiğimi;




Emlakçılar kabusu 


Siz de büyük bir şehirde yaşıyorsanız çok iyi bilirsiniz ki ev bulma olayı sahibinden olması imkansızdır. Bir de emlakçıların sizi Ali Ağaoğlu'nın en sevdiği akrabası muamelesi yaparak dublex evleri göstermesi.. Yok canım yok bitanem Sabancı'yı da tanımıyorum, hayır hayır Koç'la da akraba değilim. Lütfen bana kafamın sığabileceği büyüklükteki evleri göster!




Kış ortası taşınmak mı? Düşman başına, yok lan düşman başına bile vermesin valla Allah!


Dışarda sibiryadan gelen pek sevmediğimiz misafir kış varken yağmurda çamurda usanmadan ev aramak, hadi gene buldun bi de üzerine taşınmak. Bak anlatırken bile tüylerim diken diken oluyor. Allahım o nasıl bir çin işkencesidir. Kış ortasında ev bulma ihtimali de Game of Thrones'da Starkların krallığı elde etmesiyle aynı şans levelindedir.




Nakliye şirketi mi, Melek maskeli şeytanlar !


Bir nakliye firması sizin maaşınızın iki katını istediğinde sen de oha falan olduysan, hoşgeldin canım, hoşgeldin  bitaneemm, hoşgeldin datluummm. Sen de bendensin artık, tamam sakin ol otur şöyle bir su iç falan kendine gelirsin şimdi. Evet evet geçireceğiniz ilk şok ve ilk tepkiler böyle. 



Baknz olası tepkiler


Cınım ben ev almiciim sadece taşınıciim..
Kamera nerede ??
Ooo Şaka mı alırım bir dal
Yhaa onu sormuyorum bana ne kadar olur, sen onu söyle şapşik!
İnş canım yhaa
Oldu o zaman biz kalkalım
Ne taşınması yha ben işe 600 km uzak, ısınmayan, yüksek kiralı, ve kombisi bozuk evimle mutluyum, ben onu kusurlarıyla kabul ediyorum ki zaten. Gerçek aşk bu işte!


Ama yok mecburum illa da taşınacam napiim diyorsan sen yıllar öncesinden başla biriktirmeye zira ancak denk olacak para. 




Ev temizliği 


Ya niye hem çıktığımız evi temizliyoruz hem yeni taşınacağımız evi, bu bir çelişki değil mi? paradox? Paranoya? yok pardon o başka bişeydi. Haksızlık da mı değil, bu da mı gol değil?  tarzındaki açıklamalarım ve sitemlerim de eski ev sahibimden geçer not alamayınca paşa paşa temizleyip çıktım eski evimi. Ha bu ara da Çin işkencesi nasıl bişey merak ediyorsanız boydan boya camları olan bir eve taşının da görün ebenizin örekesini!




Depozitonun mu alacaksın? İnşş canım yhaa!


Tabi alırsın kuzum, alırsın bebeğim, alısın annem, alırsın. Aldı. (ama depozitoyu değil!)




Hani taşınırken yardıma gelecektiniz lann!


Taşınacağın gün tüm arkadaşlarının işi mi çıktı? Allah hepsini sevgilisinden ayırsın, kıskanç iş arkadaşlarıyla imtihan etsin, anası babası tüm akrabaları facebookta "nerdesin sen, anasının kuzuşu, teyzesinin güzeli" gibi yorumlarla darlasın inşallaaahhh! Başka sözüm yok sayın yargıç! Söyleceklerim bu kadar.


Suskunluğum asaletimden falan da değil üşendiğimdendir bu da böyle bilinsin. Daha tek tek isim verip yazardım da üşendim şimdi. (sizinle sonra görüşiciiz) Tanrı vefalı arkadaşları korusun diyorum başka da bişey demiyorum.




Umarın taşınma olayını yeniden düşünmenize vesile olmuşumdur diyorum, akıllı olun bak, yeminlen ruh hastası olursunuz, yapmayın etmeyin diyorum ve yanaklarınızdan mıncırıyorum..




1 Ağustos 2014 Cuma

Prensip olarak izlediğim filmi tekrar izlemem, sonunu bilince heyecanlı olmuyor; zira ben bu filmi izlemiştim şeklinde bir his uyandırıyor insanda..



Eski sevgili mi yok canım işe yarasaydı eski olmazdı zaten.. Ayrıca bunun eskisi mi olur? O ne eskidir artık ne de sevgili; alelade bir insandır artık. Hatta birçok kişiye göre de insan müsveddesi. Aradan zaman geçmesine rağmen hala unutamadım vs şeklinde sana sarıyorsa bil ki senin gibi enayisini bulamadım demek istiyordur o arkadaş! Bu tür oyunlara gelmeyelim..







Aman efendim özgürlük mü varmış bakiim orda? Yerim ben onu yerimm yerimmm..



Dün sporu fazla kaçırmış olmanın verdiği bacak ağrılarımı gururla karşılıyor, sevinçle öpüyorum.. Beni köpek gibi dilim dışarıda koşturarak rambo edasıyla spor yaptıran spor hocama da buradan çok hürmetler.. :) Ben de ondan Türk kahvesi yanında yediğim çikolataları söylemeyerek intikam alıyorum!



Konuşmak istemediğiniz gıcık arkadaşlarla konuşmamak için alternatif bir yöntem daha ortaya çıktı bu sıcaklar sayesinde. Bknz: 'Canım şu an buharlaşıyorum daha sonra konuşsak.'



Tatil planlarımda hep şemsiye altında sahilde yatmak varken yatan tatil planlarım oluyor hep.. Ama bu sefer kesin gidiyorum. (Gidemedi!)


Geçen arkadaşlarım Coca Cola Light ve Fanta içerek Coca Cola'yı ve İsrail'i protesto etti; mutluyuz, huzurluyuz. Ben de çikolata yiyerek spor hocamın sert antremanlarını protesto ediyorum mesela.. Asilik ruhumuzda var!



Geçen ilk defa bizimkiler bana ee ne zaman evleniyorsun dedi, şoklardayım.. Lan! Hani beni vermeyecektiniz kimseye, turşumu kuracaktınız şeklindeki sert tepkimin ardından başlarına gelecekleri anladı sonunda gariplerim... Dehşet içindeki bakışlarını gördükten sonra evlenecek adam mı var triplerine girmedim bile daha.. Bu onlara bir süre yeter.





Geçen arkadaşımı üstü başı parçalanmış kıyafetlerle görünce dayanamadım 'köpekler mi parçaladı canım iyi misin yaa, hastaneye gidelim mi' dedim pişman değilim..













Gülümsemediğin bir gün boşa geçmiştir demiş bir şair o zaman napıyoruuz.. Gülümsüyoruzz ;)







16 Temmuz 2014 Çarşamba

Evimi düzdüm sonunda benden sevindiriği yok :) Koltuklarımı aldım, halımı aldım, çiçeklerimden kitaplık aksesuarlarıma kadar hepsini hallettim, bir şeker oldu ki tadından yenmiyor.. Aa bu arada kitaplık demişken hemen kitaplığımı kendim nasıl kurduğumu anlatayım da övüneyim biraz :) Hatta bununla da kalmayıp hemmeen aşama aşama sizinle paylaşayım..



 Tanıştırayım: Şarjlı matkabım ve kitaplık kurulum rehberim.




Malzemelerimi tanıtmama gerek yok sanırım.




Ve çalışmalar başlasın :)









Son rötuşlar;





 Veee sonuç :)






Çok tatlı olmamış mıı? :)





Neden dedin ya, söyleyemedim artık gücüm yok diye. Ne mesafelere tahammülüm var ne başkasını sevmeye. Üzgünüm, senin kadar güçlü olamadım. Biliyorum sen ikimizin yerine de güçlü olabilirdin ama benim başkasının gücüyle dahi ayağa kalkacak kuvvetim yoktu. Zira yorgunum artık, kelimeleri yan yana getirip cümle bile kuramayacak kadar hem de. Diyor ya şair; 'Ben de sana yetecek kadar ben kalmadı.' Bana bile yetmiyor kimi zaman..


Ve tabiki farklıydık sen başka aşktaydın ben başka. Benim sevilmek istediğim sevgi değildi bu ya da sevebileceğim bir şey değildi.. Benim sevmelerim sana yetmedi seninkiler de bana. 


Hiç üzülmedim diyemem  evet biliyorum, taş kalpli gibi duruyorum ama o kadar da değilim. Üzüldüm, çok hem de, tahmin ettiğinden daha çok; ama hafifledim de. Kafam daha rahat, tek başına olmak hayatta, tüm her şeye karşı tek başına mücadele etmek kolay değil ama daha basit. Daha az düşünüyorum; zira artık sadece kendimden mesulüm.

En iyisi de bu değil mi? Bir süre daha evet en iyisi.


Bir arkadaşım bana sorunlarını başarınla yenmişsin, mücadelecisin demişti. Evet ancak daha başarılacak çok şey, aşılacak çok engel, mücadele edilecek çok sorun var. Ama önce kendimle aramdaki sorunları halletmeliyim, kendimle mücadele etmeliyim.

Edeceğim de..



Daha güzel yazılarda buluşmak dileğiyle sevgili okuyucu.. yanaklarından mıncırmayı da ihmal etmiyorum tabisi ;)




12 Temmuz 2014 Cumartesi

Bir gün mutsuz, diğer gün de pek bir mutlu olan gerberadan selamlar efenim;

Önceki gün gece 3te kalkmış olmanın verdiği mutsuzluğumu 3 günlük tatille yenerek ve bir de üzerine yeni ev alışverişimi bonus olarak ekleyerek mutluluk seviyemi tavan yapmış bulunuyorum.. :)

Burcum terazi yükselenim terazi tabi doğal olarak gerberea dengesizin önde gideni, sonra gerbera neden dengesiz. cık cık cık!

Evim çiçek gibi :) Son birkaç aydır İkea'ya abone olmamın, hatta deyimi yerindeyse demirbaş olmamın meyvelerini toplamak üzereyim.. Koltuklarım tamam, kocaman vazolu güzel çiçeklerim tamam, kitaplığım, banyo aksesuarlarım tamam.. Sonuç: Mutluluk :)


Bu da tatlı mı tatlı çiçeklerimden bir kare.







Hepinize öpücükler efem :)





10 Temmuz 2014 Perşembe

Sonra sonra bazı şeyler geliyor aklıma, diyorum ki demek ki yer etmiş kafamda.. Bir ses çınlıyor kafamda yeni birinden ayrılmış olmam seni düşündürmesin! Niye düşündürsün ki bir ay kimine göre bir ömür kimine söylesen gülünür.. ya da bir hafta mıydı sahi?


 Kinci miyim? hayır, sadece bazı şeyler unutulmaz..


Diyor ya şarkıda bazen sevdim bazen sevildim, uzadı burnum sivrildi dilim..  Benimki sivrilmekten ziyade çatal dil oldu, yılan dili gibi.. Önüme gelenle kavga edecek kıvama geldim.


Bir boş zaman aktivitesi olarak mutsuzum.. Prensip olarak kendimle kaldığım zamanları kendime dert bulmak ve üzülmekle geçiririm. Belki biz de birlikte mutsuz oluruz demiştim ama onu da beceremedim. Birlikte bırak mutlu olmayı mutsuz olmak bile zor!


Kim beddua ettiyse tebrik ederim efenim. Evet, evet mutlu ol bütün bedduaların tuttu.. Evime ateşler salınmadı, yuvam bozulmadı ama mutsuzlukta master yapıyorum..


 Ayy bi de çok soru soran bir arkadaşım var onu neden yaptın bunu neden söyledin?! lan ben kendi davranışlarıma anlam veremiyorum, sorularıma kendim cevap veremiyorum.. Biraz huzur lütfen ama.. Beni kendi halime bırakın.. Ne demişler bırakın berduşu onun derdi ona yeter.


Efenim İsviçreli bilim insanları gene boş durmamış beyin frekanslarıyla ilgili bir araştırma yapmışlar ve buna göre; bir insan çok  aklına geliyorsa bunun nedeni o kişinin sürekli seni düşünmesiymiş..  Dur bi kenan doğulu-pamuk kalbim yapiim hemen..



Neyse gece 3te kalkacak bir insan için çok bile saçmaladım, haydin muckk.. ;)









Bi bana baksana!!

Bu sitede yer alan tüm yazı ve içerik gerberaa.blogspot.com adresine aittir. İzin alınmadan veya şu siteden alınmıştır şeklinde isim belirtmeden alıntı yapılması, 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu’nun Haklara Tecavüzün Önlenmesi başlıklı 81.maddesine göre suçtur. Sonra ‘vay efendim bilmiyordum, düşünemedim’ deme! Bağlantı koy şurdan alıntıdır diye ciğerimi ye, beni de psikopata bağlatma ama dmi? J

© 2011 gerberaa, AllRightsReserved.

Designed by ScreenWritersArena